ön

ön
is.
1. 前, 前面前部: evin \önü 房前 kapının \önü 门前 Önünü görmeden yürüyordu. 他什么也不看往前走了。
2. 正面, 前面, 前部: giysimin \önü 衣服前襟 Ceketin önü iki sıra düğme ile süslenmiştir. 在女短上衣的前襟上钉有两排钮扣。
3. 今后, 将来, 未来, 不久的将来: Önümüz bahar, hava ısınmaya başladı. 马上就是春天, 天气开始转暖了。
s.
1. 前, 前面 的, 前部的; 正面的; 前头的: \ön kapı 正门, 大门 \ön lop 解́ (垂体的)前部 \ön müzik 乐́ 序曲, 前奏曲 \ön sıralar 前排 müdafaa sahasının \ön kenarı 防线的前沿 trenin \ön tarafı 火车的前部
2. 发生在…之前的; 上述的, 前面所说的: \ön emir 军́ 预先号令
◇ \ön plâna geçmek 居前列, 居领先地位, 居重要地位, 名列前茅: Sınıfta ön plâna geçti. 他在班里名列前茅。\ön plânda 居前列, 居领先地位, 居重要地位, 名列前茅 \ön seçim 1) 预调(频率) 2) 法́ 预选 \ön tutmak 更喜欢, 宁愿, 认为比较好 \önde 1) 在前面: \önde giden 走在前面的 Hoca önde, subay arkada içeriye girdiler. 老师在前, 军官在后, 他们鱼贯而入。 2) 以…为首, 由…领导 \önde gelmek 居前列, 居领先地位, 居重要地位, 名列前茅 \öndeki 在前面的, 位于前面的 \önden 从前面; 在前面 \önden yürümek 走在…前面 \öne 向前, 朝前面 \öne almak (或 alınmak) 提前 \öne düşmek 带领, 率领; 带路, 当向导: Ev sahibi olduğuna göre öne düşmek sana yakışır. 他是房东, 应该给你带路。Süvariler öne düştüler. 骑兵走在前面。\öne sürmek 提出 \önü alınmak 被防止, 被预防 -in \önü sıra gitmek 走在前面: Köpek sahibinin önü sıra, tin tin gidiyordu. 狗在主人的前面不声不响地走着。\önümüzdeki 将来的, 未来的, 行将到来的: \önümüzdeki günlerde 日内, 在最近几天 \önümüzdeki hafta 下周, 在下周 \önümüzdeki imtihan 即将举行的考试 -in \önünde 在前面: kanun \önünde müsavat 在法律面前平等 pencerenin \önönünde 在窗前 -in \önünde ardında dolaşmak 1) 跟随, 追随; 尾随, 追逐; 追求, 致力于 2) 顽强, 不屈不挠 -in \önünde diz çökmek 跪在面前, 恳求, 央求 \önünde perende atılmamak 不上当, 精明: Önünde perende atılmaz. 他很精明, 不会上别人的当。\önünden çekilmek 离开, 溜走, 滚开: Önümden çekil! 滚!滚开!\önüne arkasına (或 ardına) bakmak 瞻前顾后, 深思熟虑, 仔细斟酌 -in \önüne bakmak 1) 难堪, 不好意思, 害羞, 害臊: Verilecek cevap olmadığı için önüne bakmakta devam ediyordu. 他答不出来, 羞得一直不敢抬头。 2) 留神, 留心, 关心, 操心: Önüne bak! 留心自己脚下!-in \önüne bir kemik atmak 施小惠: Ali, Ahmet’in önüne bir kemik atarak istediğini yaptırdı. 阿里给艾哈迈德了点儿好处, 让他给自己办事。-in \önüne çıkmak 1) 出现在面前, 来到面前: Larp diye önümüze çıkıverdi. 他突然跳到了我的面前。 2) 拦阻, 阻止 -in \önüne düşerek yolunu göstermek 在前面引路 -in \önüne düşmek 带领, 率领; 走在前面: Ağabeyim önüme düştü; peribacalarını gezdik. 大哥带我们查看了他家的几个山头。\önüne geçilmez 难以克服的, 不可遏制的, 无法防止的, 不可避免的: önüne geçilmez istek 难以遏制的愿望 -in \önüne geçmek 1) 走到跟前: Pencerenin önüne geçmiş, dalgın ve hiddetli nazarlarıyla karşıki damları seyrediyordu. 他走到窗前, 目不转睛地愤怒地望着对面的屋顶。 2) 制止, 阻止, 禁止: Babası bir kaç kere bu işin önüne geçmek istedi. 他的父亲几次想制止他干这份儿工作。Hiç bir şey onun önüne geçemezdi. 什么也阻止不了他。 3) 防止; 采取防范措施 \önüne gelen 迎面碰到的人, 偶然遇到的人, 随便什么人: Akşamki olayı önüne gelene ballandırarak anlatıyordu. 他逢人便眉飞色舞地讲述那天晚上的事。Her önüne gelen kitap yayınlarsa iyi eserler ortaya konamaz. 如果是个人就能出书, 那么也不会有什么好作品。-in \önüne katmak 赶: Çoban akşam üzeri, koyun sürüsünü önüne katmış, köye dönüyor. 黄昏时分, 牧羊人赶着羊群回村。\önüne kırmızı halı serilmek 以铺红地毯的规格接待, 十分隆重地接待: Sanatkâr, devlet başkanlarına lâyık bir tarzda karşılandı, önüne kırmızı halı serildi. 艺术家受到了国家元首规格的接待, 受到了铺红地毯的迎接。-in \önünü almak 1) 制止, 阻止, 禁止: İtfaiye çabuk yetişmeseydi yangının önünü almak kolay olmazdı. 要不是消防队很快赶到, 火灾的制止就不那么容易了。Belediye, çamaşırların balkonlarda kurutulmasının öünü aldı. 市政府禁止在阳台晾晒衣物。 2) 防止; 采取防范措施: Bir an önce yangının önünü almasaydık bütün mahalle yanacaktı. 要不是我们及时采取措施防范火灾, 整个街区都要被烧毁了。Kavganın önünü almak istedikçe iş büyüdü, nihayet birbirlerinin gırtlaklarına sarıldılar. 他越是想息事宁人, 事情就越严重, 终于他们撕扯到了一起。Sağlık ekibi salgının önünü almak için sabaha kadar durmadan çalışmıştı. 医疗队为了防止疫情蔓延一直忙到天亮。-in \önünü ardını bilmek (或 düşünmek, saymak) 谨言慎行, 深思熟虑, 前思后想, 左思右想, 慎重行事: Önünü ardını bilmeden bir iş yapmaya kalkarsan aldanırsın. 你做事如果不三思而后行会一事无成。\önünü ardını bilmez (或 düşünmez, saymaz) 性急的, 急躁的, 不小心的, 不谨慎的, 卤莽的: Önünü ardını bilmezin biri de odur. 他还是一个莽撞的人。\önünü kesmek 1) 拦截, 阻挡: Dilenci önünü kesti, para istedi. 乞丐拦住了他向他讨钱。 2) 阻挠, 阻止, 妨碍
◆ Ön tekerlek nereye giderse art tekerlek de oraya gider. 前车轮到哪儿, 后车轮就到哪儿。Önde giden yorulur, arkada kalan soyulur. 走在前面怕累, 走在后面怕劫; 左右没是处, 来往难做人。Önü kavurga kavuruyor, arkası harman savuruyor. 他正处在水深火热之中。Önüne bakma, sonuna bak. 秋后算帐。Önüne geleni kapar, ardına geleni teper. 1) 前面的他捞一把, 后面的他不放过, 什么好处他都想要。 2) 前面的他咬一口, 后面的他踹一脚, 什么人他都敢欺负。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?
Synonyms:

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”